28 Temmuz, 2006

Ultraviolet (2006)



yeni dönemin renkli çizgiromanlarında rastlanan, renk olarak epeyce doygun ama hafiften bulanık olağandışı ve gerçeküstü bir atmosfer....



sürekli yüksek bir tempo...



usta bir koreagrafın işi olan bolbol stilize estetik savaş sahneleri...



etkileyici, ortama uygun, gizemli bir müzik...ve yanısıra ikna edici atletik yapısıyla Milla Jovovich'in güzelliği de cabası...



Sorun burada. Sizdiniz. Geçmiş zaman.
Ama şimdi siz ve sizin gibilerin soyu tükeniyor.
Benim gibiler, yapacak işi olanlar...
...Olimpiyat oyunlarındaki gibi kaosa doğru...
...hızla koşan bu toplumda düzeni sağlayacaklar.


Peki sen nesin?
Daha da önemlisi, o senin için ne ifade ediyor?
Bir çeşit garip, anaç annelik mi?
Bir vampir ve ölen bir insan çocuğu.
Ne dokunaklı bir resim.



filmde derinlik yok...
karakter ağırlığı yok...
öyküsü klişenin önde gideni...
zekice kotarılmış spontan ögeler... hiç mi hiç yok...
IMDB notu (önemseyen için) içler acısı...

ama cep telefonlarınızı kapatır, perdeleri çeker, ışıkları söndürüp bira-cips ya da patlamış mısır-kola çiftlerinden tercih ettiğinizi alırsanız...ses sisteminizin volümünü de birkaç ölçü yükseltirseniz...
kendinize güzel bir 90 dakika geçirme keyfini bağışlarsınız...

ben bağışladım netekim :-)